Sperm hücresi tam yuvarlak değildir, oval bir görünüme sahiptir. Bunun bir ucunda akrozom dediğimiz kese yerleşmiştir, diğer ucundan ise kuyruk çıkar. Akrozom spermin yumurtaya girmesini sağlar. Tahlillerde morfolojiye bakılıp, akrozomda bir eksiklik görülmüşse, gebelik gelişmemesinin bir nedeni olabilir. Oysa kuyruk bölümüne ait, gebeliğe mani olacak çok önemli bozukluklar da vardır.
Kuyruğu spermin başına bağlayan bölüme “birleştirici parça” ya da “boyun bölgesi” adı verilir. Sperm tahlillerinde morfolojiye bakıldığında burasını kısa, hafif kalınlaşmış bir parça olarak görürüz. Boyun bölgesi içinde “sentriol” dediğimiz iki tane küçük organel yerleşmiştir. Bunlar silindir şeklinde dizilmiş ve mikrotubül dediğimiz çok ince tüplerden oluşmuştur. İşte, gerek doğal yolla gerekse tüp bebekle olsun, embriyo gelişmiyorsa bunda sentriol hastalıkları sorumlu olabilir.
Sentrioller 2 tanedir; proksimal ve distal sentrioller. Proksimal olanı çekirdeğin (nukleus) altına gömülü şekilde, çekirdek eksenine paralel konumda yerleşmiştir. Distal olanı ise hemen bunun altında ve eksenine dik olarak bulunur. Yani kuyruğa paralel olarak yönlenir. Sperm olgunlaştıkça buradan kuyruk uzamaya başlar. Kuyruk oluşum tamamlanınca da distal sentriol eriyerek kaybolur. Ancak gerçekte distal sentriol tamamen kaybolmaz, sadece şekil değiştirir ve yukarı doğru saçılarak sperm boynunu sarar. İleride yumurtaya girdiğinde yeniden sentriolü oluşturur. Böylece yumurta içerisinde hem proksimal hem de bu yeniden şekillenmiş distal sentriol karşı karşıya gelerek embriyo bölünmesini başlatırlar.
Sperm olgunlaşırken, sentriollerin etrafında proteinlerin üst üste dizilmesi ile silindir çeklinde bir duvar oluşur. Bu silindirik duvar, sentriolleri çepeçevre sararak korumaya alır. Silindirin üst ucu da yine proteinlerin yaptığı bir kapakla (capitulum) örtülür. Böylece sentrioller adeta bir kutu içinde saklanır. Bunu uçakların “kara kutusu” gibi görebiliriz.
Silindirin alt ucu ise aşağı 9 tane sütun şeklinde doğru uzayarak kuyruğu sarar ve onu dıştan korumaya yarar. Buna da “dış yoğun kılıf” ya da “outer dense fibers” adını veriyoruz. İşte, olgun bir spermde kuyruk bu şekilde bir yapılanma ile 9 sütunun oluşturduğu bir silindir tarafından çevrelenmiştir. Bu yapıyı normal sperm tahlillerinde göremeyiz, ancak elektronmikroskobu ile incelediğimizde görebiliriz.
Bu bölge, yani “boyun”, sperm sağlığında çok önemlidir. Bozukluklarında hem yumurtanın döllenmesi hem de embriyo gelişimi aksar. Bunun sağlıklı olup olmadığını ise tahlillerde sperm hareketinde bozulma ve morfoloji incelemesinde boyun bölgesinin normal şeklinin değişmesinden anlayabiliriz. Tanıyı teyit etmek için de genetik incelemeler yapılır. Bozukluğun derecesine göre de tedavi planlanır.
Sperm tahlillerinde bazen “nokta baş” ya da “pin head” şeklinde bir ifade yer alır. Bundan, başın hiç gelişmediğini anlarız. Doğrusu “başsız sperm” ya da “asefalik sperm” olmalı. Bunlarda kuyruk gelişmiştir ama ucunda baş kısmı yoktur. Çoğu kez tahlilde görülen ve kuyruğun ucunda küçük baş gibi yorumlanan görünüm, aslında başa ait olmayıp, boyun bölgesinin yaptığı kalınlaşmadır. Yani bu spermlerin çocuk yapması beklenmez, çünkü baş ve içindeki genetik malzeme kaybolmuştur. Küçük baş ise daha farklı olup, morfoloji incelemesinde çekirdek taşımasıyla ayıt edilir. Şayet genetik incelemeler olumlu gelirse, bunların çocuk yapma kapasitesi vardır. Oysa “nokta baş” anomalisi olanlarda bu yoktur.
Spermin boyun bölgesine ait bir diğer bozukluk ise, kuyruğun çıktığı yerdir. Normalde kuyruk başın tam arkasında ve dik olarak çıkıp, düzgün biçimde uzanmalıdır. Şayet yukarıda bahsettiğimiz sentrioller tam yerlerinde değil de sağa veya sola kayacak tarzda yerleşmişlerse, kuyruk ile başın eksenleri de düz bir doğru üzerinde kalmayıp, yamuk bir çıkış gösterir. Biz bunu sperm tahlillerinde “kuyruk anomalisi”, “kıvrık boyun” ya da “boyunda kalınlaşma/incelme” şeklinde görüyoruz. Bunlarda baş vardır ama boyun bölgesinde kuyrukla bağlantısı kopmuştur. Bazen yukarıda “capitulum” ya da “kara kutu” olarak tanımladığımız yapı ile spermin çekirdeği arasına küçük kesecikler (vezikül) girerek, tahlillerde kalın boyun olarak da görülebilir.
İşte sperme ait bu 2 önemli bozukluk, çocuk olmamasında dikkat edilmesini gerektirir:
- Başsız / nokta baş sperm
- Boyun bölgesinde şekil bozukluğu
Bu iki anomalinin tek bir adı vardır: “baş-boyun bağlantı bozukluğu”. Her iki durumda da spermin çocuk yapma fonksiyonu kaybolmuştur. Bu anomalinin nedeni ise sıklıkla genetik eksikliklerdir. Sentriollerin ve dış yoğun tabakanın gelişiminden sorumlu genler çalışmıyorsa, “baş-boyun bağlantı bozukluğu” da ortaya çıkabilir. Bu yönde genetik çalışmalar yapılmakta.
Spermin boyun bölgesindeki bu bozulmalar, sperm kuyruğunu çok hassas hale getirir ve kolaylıkla baştan kopmasına yol açabilir. O nedenle, sperm tahlillerinde baş-boyun bölgesine ait bozukluklar varsa, testislerden alınacak spermleri kullanmak daha iyi olabilir. Çünkü spermler testis içinde olgunlaşırken, Sertoli dediğimiz hücrelere başları gömülü halde bulunurlar. Bu şekilde beslenmesini sağlar. Olgun hale geldiğinde ise başlar serbestleşerek sperm de dışarı çıkar. Ama boyun bölgesinde bir gevşeklik varsa daha sperm başı serbestleşmeden kuyruk kopar ve dışarı atılır. Biz de sperm tahlillerinde başsız ya da boyun bölgesi bozuk spermler buluruz. Oysa testis içinde normal sperm bulunabilir. Bunlarda TESE ile testislerden sperm alarak tüp bebek yapılırsa, gebelik sağlanabilir.
Sentriollerin 2 görevi vardır: 1) sperm kuyruğunu oluşturmak ve 2) sperm yumurtaya girdiğinde embriyoyu oluşturmak üzere hücre bölünmesini başlatmak. İşte, spermin boyun bölgesinde bir bozukluk varsa sentriol buradan ayrılıp da yumurtada görevini yerine getiremez. Neticede yumurtada bölünme olmaz. Tüp bebekte ertesi gün embriyoyu kontrol ettiğimizde: “bölünme olmadı” dediğimiz olay, işte budur. Böyle spermlerde boyun bölgesinde proteazom dediğimiz proteinler yeterli gelişmemiştir ve sentriol de bu nedenle spermden ayrılıp, yumurtada serbest çalışır hale gelemez. Çünkü proteazomlerın görevi, proteinleri parçalamaktır. Sentriolü yerinde tutan proteinler de parçalanamazsa, sentriol serbestleşemez ve görevini yapamaz. Bu da neticede embriyo gelişimini bozar ve gebelik görülmez.
Kısacası, çocuk sahibi olamayan çiftlerde sorun spermden kaynaklanabilir. Bunun bir nedeni de spermin boyun bölgesindeki bozukluklardır. Bu bozuklukları spermin detaylı morfolojik incelemesi ve genetik testlerle ortaya çıkarabiliriz. Sonuca göre de doğal yolla olması mümkün mü yoksa tüp bebek mi gerekir veya testislerden TESE ile mi sperm alalım şeklinde bir karar veririz.
Prof.Dr. Kaan Aydos
Resimler
https://embryologistmedia.weebly.com/news/archives/10-2018
http://www.biology.lifeeasy.org/95/what-is-the-structure-of-a-mature-human-sperm-cell
http://cocoquiin.blogspot.com/2012/04/spermatozoa.html
https://lomalindafertility.com/infertility/men/sperm-morphology/
https://openclipart.org