Prof.Dr. Kaan AYDOS
Çocuk istemi ile gelen çiftlerin önemli bir kısmı IVF-tüp bebek uygulamalarından fayda görmektedirler. Ancak yine de yarısına yakınında istenen gebelik sağlanamamaktadır. Böyle başarısız kalınan olguların tedavisi konusu üzerinde önemli çalışmalar yapılmaktadır. İşte infertilite tedavisinde başarıyı artırmaya yönelik son yenilikler eylül 2002’de Washington USA’da yapılan 58. ASRM kongresinde sunuldu. Konulardan birisi, daha önce de önemi tartışılan, spermde iltihap hücrelerinin (lökositlerin) fertilizasyonu egellediği konusu üzerineydi. Liverpool ve Cleveland ekiplerinin ortak çalışmalarında; spermde lökosit miktarı arttıkça, sperm analizi sonuçlarının belirgin bozulduğu gösterilmiştir. Özellikle deformite indeksi ölçümleri değerlendirildiğinde, sperm akrozom reaksiyonunda bozulma yaparak, oositin penetrasyonunu engellediği ortaya konmuştur. Buradan yola çıkarak, sperm tahlilinde lökosit miktarının arttığı (>10/hpf) erkeklerde bunun tedavi edilmesinin gebeliği artıracağı önerilebilir.
Aynı kongrede bildirilen bir diğer çalışmada ise; testis dokusu içindeki Sertoli hücrelerinin, içinde recFSH hormonu bulunan besiyerinde bekletildikleri zaman çoğalabildikleri ortaya konmuştur. Sertoli hücreleri, germ hücrelerinin gelişmesinde destek görevi üstlenen hücrelerdir. Eğer fonksiyonları uyarılabilirse, üretilen spermin de kalitesi artacak, buda neticede fertilizasyonu düzeltecektir. Henüz eksperimental olarak elde edilen bu sonuçların insanda da uygulanması, bir çok izah edilemeyen tüp bebek başarısızlıklarının düzeltilmesinde yararlı olabilir.
Los Angeles Fertility Center’dan yapılan sunu da ise; ICSI yapılacak olgularda spermin laboratuvarda pentoksifilin ile muamele edilmesinin, fertilizasyon ve gebelik oranlarını düzelttiği bildirilmiştir. 348 siklusu içeren çalışmalarında pentoksifilin kullanıldığında gebelik oranlarının %36’dan %44’e çıktığı görülmüştür. Aslında pentoksifilin eskiden beri hipertansiyon tedavisinde ilaç olarak kullanılmaktadır. Ama cAMP mekanizması üzerinden sperm hareketini de artırabileceğinin önerilmesini takiben, infertil erkeklerin tedavisinde de kullanılmaya başlanmıştır. Bu çalışmada bildirildiği gibi, kültür ortamına konduğunda spermi uyardığına göre, ağızdan kullanılması durumunda her olguda etkili olmaması, uygun hasata seçimi yapılmadığından kaynaklanıyor kanısı vermektedir. Sonuç olarak, uygun hasta olduğuna karar verildiğinde, yeterli doz ve süre kullanılırsa, pentoksilin erkek faktörü infertilite olgularında yararlı olabilir.
Sonuç olarak; infertilite tedavisinde erkeğe ait tedaviler başarı üzerinde son derece etkili görülmektedir. Ancak önemli olan, bu tedavilere uygun hastanın seçiminin iyi yapılmasıdır. Bu da sadece iyi bir muayene ve doğru değerlendirilmiş tetkiklerle başarılabilir.