Üreme dürtüsü tüm canlılarda genlerimize kazınmış ortak bir kazanım olup neslimizi devam ettirmenin temelini oluşturur. Bu öyle kuvvetli bir güçtür ki, önünde engel tanımaz. İster doğal yolla olması için uğraşılsın isterse tüp bebek yoluna girilsin, anne-baba adaylarını zahmetli ve bi Yazının Devamı için tıklayın....
L-sistein bir aminoasittir, yani protein dediğimiz vücudumuzun yapı taşlarını oluşturan biyolojik bir madde. Vücudumuzu bir bina olarak düşünürseniz, tuğlaları protein, tuğlaları oluşturan parçacıkları da aminoasitlere benzetebilirsiniz. İşte L-sistein de toplam 20 aminoasitimizden bi Yazının Devamı için tıklayın....
Çocuk sahibi olmaya niyetleniyorsanız öncelikle doğal yolla bunu başarabilmenin yollarını aramalısınız. Ama hemen belirteyim, ilk bir ay içerisinde bunu başarabilenlerin oranı ancak %20 civarındadır. Oysa 1 yıl beklense, bu sayı 4 kat artarak, yüzde 80’i bebeklerini kucaklayabilecekti Yazının Devamı için tıklayın....
Sperm tahlilinde ölü ya da canlı hiç sperm hücresi görülmüyorsa, buna azoospermi diyoruz. Büyük kısmında tek tedavi seçeneği olarak mikroTESE ameliyatı ile testislerde sperm aranması ve bunlarla tüp bebek yapılması kalmakta. Ancak bir kısım erkekte sorun meni kanallarındaki tıkanıklık Yazının Devamı için tıklayın....
Azoospermi demek, sperm tahlillerinde ölü ya da canlı hiç sperm hücresi çıkmaması anlamına gelir. Aslında günümüzde az da rastlamıyoruz; yaklaşık her 100 erkekten bir ya da ikisi bu sorunla uğraşmakta. Azoospermi tedavisinde en çarpıcı gelişme, 1995 yılında testisten alınan spermle de Yazının Devamı için tıklayın....
Ne doğal yolla ne de ameliyatla testislerinde sperm çıkmayan azoospermik erkeklerde tüm beklenti, kök hücre çalışmalarından umutlu bir haber gelmesi. Tüm dünyada bu yönde bir beklenti var. Hemen başında belirteyim, henüz günlük uygulamaya girmiş bir tedavi başlamadı. Yapılanların heps Yazının Devamı için tıklayın....
Sağlıklı bir yaşam için her organımız gibi testislerin de kendine has bir önemi vardır. Bu konu en başta çocuk sahibi olmaya niyetlenen erkekleri ilgilendirir. Çünkü testisler sperm üretiminin gerçekleştiği yer olup, yeterli çalışmaması durumunda kısırlık sorunu ortaya çıkar. Diğer ya Yazının Devamı için tıklayın....
İlk kez 1995 yılında testisten alınan spermlerle de çocuk olabileceğinin gösterilmesinin ardından 27 yıl geçti. Bu sayede çok sayıda azoospermi hastası için bebek hasreti de son bulmuş oldu. Ancak ne yazık ki olguların yarısında olgun sperm çıkmadığı için tüp bebeği iptal etmek zorund Yazının Devamı için tıklayın....
Mikrop dendiğinde aklımıza hastalık gelir. Bunlar, başta bakteriler olmak üzere gözle görülemeyen ufak mikroorganizmalar olup ağzımızdan bağırsaklara, deriden iç organlarımıza kadar vücudumuzun her yerinde yaygın olarak bulunurlar. Sanıldığının aksine hayatımızı sağlıklı biçimde sürdü Yazının Devamı için tıklayın....
Üreme sağlığı üzerinde bağırsakların ne kadar önemli rolü olduğu son yıllarda yapılan çok sayıda bilimsel çalışmada gösterildi. Bağırsaklarımızda, vücudumuzdaki hücrelerin yaklaşık 3-4 katı sayıda zararsız mikroorganizma yaşamakta. Sayıları 100 trilyonu bulan ve çoğunu bakterilerin ol Yazının Devamı için tıklayın....